Ekonomistler Faiz Kararını Değerlendirdi
BASİAD Balıkesir’in Menfaatleri İçin Çalışan Bir Ortak Fayda Kuruluşudur.
ANASAYFA
YÖNETİM
KOMİSYONLAR
ÜYELERİMİZ
SÜTUNLU KONAK
İLETİŞİM
          ENGLISH  
Tüzük Basiad Tarihçe Etik Basiad Vizyonu Yönetim Kurulu Başkanın Mesajı Komisyonlar Üyeler Onursal Üyeler Yüksek İstişare Konseyi Sütunlu Konak Basiad Blog Etkinlikler Raporlar Basın Bültenleri Kurumsal Kimlik Logo Basiad Evrensel Görüş Algısı Balıkesir Fotoğrafları

BASIAD Balıkesir Bankacılık 2012 Sektör Raporu


Ekonomistler Faiz Kararını Değerlendirdi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), ekim ayı olağan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 16.50 seviyesinden 250 baz puanlık indirimle yüzde 14’e düşürdü. 250 baz puanlık faiz indirimi, 100 baz puan düzeyinde oluşan piyasa beklentisinin çok üzerinde gerçekleşti. Merkez'in bu beklenmedik hamlesini ve arkasındaki nedenleri değerlendiren ekonomistler, aralık ayında gerçekleşecek yılın son 

Ekonomistler Faiz Kararını Değerlendirdi

Cuma, 25 Ekim 2019

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), ekim ayı olağan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 16.50 seviyesinden 250 baz puanlık indirimle yüzde 14’e düşürdü.

250 baz puanlık faiz indirimi, 100 baz puan düzeyinde oluşan piyasa beklentisinin çok üzerinde gerçekleşti.

Merkez'in bu beklenmedik hamlesini ve arkasındaki nedenleri değerlendiren ekonomistler, aralık ayında gerçekleşecek yılın son PPK toplansına dair beklentilerini paylaştı.

Ata Yatırım Direktörü Cem Tözge:
İndirimler devam edebilir sinyali

Merkez Bankası beklentilerden daha güvercin faiz indirimi yaptı. Gecelik fonlama faizi yüzde 14’e düştü. Dolar/TL’de büyük volatilite olmamakla birlikte geri çekilmelerin sınırlı kalacağı beklentisindeyiz. Merkez Bankası dezenflasyon sürecinin bir kez daha altını çizerken önümüzdeki süreçte faiz indirimlerinin devam edebileceği sinyalini verdi. 12 Aralık toplantısında yüz baz puana yakın indirimi Merkez Bankası yıl sonu enflasyon hedeflerine paralel sürpriz sayılmayacaktır.

Şeker Yatırım Ekonomisti Serkan Gönençler:
Cesur bir karar

Suriye ile ilgili olumlu haber akışı ve TL'deki iyileşme sonrasında, piyasa 100 baz puandan daha fazla bir indirim gelme ihtimalini de göz ardı etmiyordu. Ancak 250 baz puanlık bir indirim, daha geçen hafta TL'deki değer kaybı hatırlandığında, cesur bir karar olarak değerlendirilebilir.

Açıklama metninde de önemli bir değişiklik yok. TCMB, enflasyon görünümü ile ilgili iyimserliğini korurken, faiz indirim süreci konusunda gelişmiş ülke merkez bankalarının gevşek para politikası tutumlarından da cesaret almaya devam ediyor. TCMB'nin sene sonu enflasyon tahminini yüzde 12'ye doğru indirebileceği de göz önüne alındığında, TCMB'nin 12 Aralık'taki PPK toplantısı için de faiz indirme eğilimini koruduğunu söyleyebiliriz. Ancak, belirleyici unsur gene piyasadaki global piyasalar ve jeopolitik gelişmeler gibi konularla ilgili risk iştahı olacaktır."

Tera Yatırım Ekonomisti Enver Erkan:
Merkez'in hareket alanı daralıyor

Merkez'in Aralık ayı için önden yüklemeli olarak yapmış olduğu faiz indirimi sonrasında, gelecek dönem enflasyon beklentilerinin Banka'nın varacağı nokta açısından anahtar olacağını düşünmekteyiz, bu nedenle 31 Ekim Enflasyon Raporu'nda Merkez Bankası'nın enflasyon beklentilerine yönelik yapacağı revizyon bunun ana hatlarını da bize gösterecektir.

Cari enflasyon ile politika faiz oranını karşılaştırdığımızda, aradaki marjın 720 baz puandan 470 baz puana düştüğünü görüyoruz. Şu anda cari enflasyon %9,3 olduğu için faiz, hareket alanı imkanı veriyor gibi görünüyor. Ancak, baz etkisinin sona ermesi ile beraber yeniden yükselmesini beklediğimiz enflasyon, bu marjı daraltacak ve reel faizin daha az çekici olmasına neden olacaktır. Baz etkisinin geçmesi ile beraber enflasyonist risklerin artmasını bekleriz.

Güncel beklentiler enflasyon için hükümet tarafında YEP'te öngörülen %12 seviyesindedir, Merkez Bankası da gelecek haftaki Enflasyon Raporu toplantısında muhtemelen enflasyon beklentilerini benzer seviyelere indirecektir. Eğer, Merkez Bankası üç haneli baz puan aralıklarıyla faiz indirme yönündeki politika patikasını Aralık ayındaki PPK'da da sürdürürse reel faiz oranları ilerleyen dönemde çok düşük kalabilir.

Deniz Yatırım Stratejisti Orkun Gödek:
Büyümeye yönelik risklerin azalması beklenti üzeri faiz indirimi getirdi

TCMB tarafından kamuoyu ile paylaşılan PPK metninde büyüme performansına dair gelecek dönem içerisinde öne çıkabilecek risklere atıfta bulunulduğundan ve yıl sonuna dair daha önceden yapılan temmuz ayı Enflasyon Raporu sunumundaki yönlendirmenin “belirgin olarak” altında kalınacağı yorumu eklendiğinden YEP seviyesi olan yüzde 12 bölgesine yaklaşılacağı çıkarımını yapmanın yanlış olmadığı kanaatindeyiz.

Yıl sonunda oluşacak politika faizi oranına dair genel piyasa konsensüsü yüzde 14-15’li seviyelerde bulunduğundan bugün atılan adım sonrasında bir sonraki hamlenin boyutuna dair kafa karışıklığının bir miktar ön plana çıkabileceğini düşünüyoruz. Bu durumun da “muhtemel reel faiz seviyesi tahmini” kaynaklı olacağını değerlendirmekteyiz.

Evet, 12 Aralık PPK toplantısında da “mevcut koşullar altında” faiz indirimi hamlesinin geleceğini düşünüyoruz, ancak rakam telaffuzu noktasında zorlanıyoruz. Daha net yorum yapmanın 31 Ekim’de tarihinde gerçekleştirilecek olan Enflasyon Raporu sunumu ve Ekim ayı enflasyon verilerinin açıklanması ile mümkün olabileceğine inanıyoruz.

TCMB hamlesinin yerel varlık fiyatlamaları üzerinde herhangi bir kalıcı negatif etki yaratmasını beklemiyoruz. Dış fiyatlama evreninin düşük tahvil faizleri, gevşek para politikası döngüsünün korunması ve destekleyici fonlama koşullarının devam etmesiyle birlikte Türk lirası cinsinden fiyatlanan varlıklara destek vermeye devam edeceğine inanıyoruz.


Albaraka Türk Ekonomisti Lütfullah Bingöl:
Son toplantıda değişiklik beklemiyoruz

Enflasyonda devam eden düşüş süreci, Suriye bağlantılı jeopolitik risklerin azalması ve yaptırımların kaldırılması TCMB'ye faiz indirimi için gerekli alanı açtı.

Beklentimiz, yıl sonundaki toplantıda faiz oranlarında değişikliğe gidilmemesi ve %14 seviyesinde sabit tutulması. Bu beklentinin ardında ise bizim halihazırda 12,50-13 aralığında gerçekleşeceğini öngördüğümüz yıl sonu enflasyon verisi ve mevcut risk primi seviyesi var. Eğer enflasyon bahsedilen seviyenin ciddi şekilde altına inme sinyali verir yahut ülkenin risk priminde kayda değer bir iyileşme olursa bu beklentimizi aşağı yönlü revize edebiliriz.

Kaynak: https://www.dunya.com/